Selçuk Üniversitesi Karapınar Aydoğanlar MYO Mülkiyeti Koruma ve Güvenlik Bölümü Öğr.Gör. Ali KELEŞ sportif yetenek verilerinin değerine yönelik yapmış olduğu yazısında, eşsiz bir hazine olan yeteneğin doğru kullanımı, tespiti ve geliştirilmesine değindi.

Öğr.Gör. Ali KELEŞ  şu ifadelere yer verdi. ’’Son yıllarda gelişen teknoloji ile beraber ortaya çıkan en önemli kavram veri kaynağıdır. Bu yazıda ele alınan konu sportif yetenek verilerinin değerine yönelik katkı sağlayacak bir farkındalık oluşumudur. İlk olarak yeteneğin kavramına bakarsak bireyin toplum için ender bulunan bir kaynak olarak değeri ve önemi paha biçilemez bir hazinedir. Bu değerin sebebi ise ileride yeteneğin doğru kullanımı ve tespitiyle ayrıca geliştirilmesiyle eşsiz bir hazine olduğu bilinmektedir. Sportif yetenek konusu ise ülkemizin en değerli kaynakları arasında yerini almaya başlamıştır. Değerli bir kaynak olmasının sebebi ise çoğu ülkeden ayrı olarak genç nüfusumuzun fazla olması bakımından elimizdeki bu kaynağı maksimum düzeyde kullanmamız ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğine katkı sağlayacaktır.

Bireyin herhangi bir alandaki yeteneği toplum için nadir ve değerli bir kaynaktır. Yeteneğin değeri ve önemi sebebiyle, belirlenmesi ve gelişim süreçleri bilim adamları ve araştırmacılar için temel bir konu olmuştur. Bu ilgi, mevcut bilgilere dayanarak gelecekteki performansı öngörme fikrine dayanmaktadır. Bu fikirden yola çıkarak konu ile ilgili olarak devletimiz bu kaynağın ne kadar değerli olduğunun farkına son yıllarda önem vermeye başlamıştır. Sayın T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN‘ın spora olan ilgisi ile beraber konu ele alınmış ve bu doğrultuda Gençlik ve Spor Bakanlığı’ nın başlattığı ve Milli Eğitim Bakanlığı’ nın ortak olduğu Türkiye Sportif Yetenek Taraması ve Spora Yönlendirme Projesi başlatılarak çocuklarımızda bulunan gizli hazineleri ortaya çıkarmak adına ilk adım atılmıştır.

Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından, sağlıklı ve hareketli bir yaşamın gereği olarak toplumda spor yapma kültürünü yerleştirmek, spora başlama yaşında bulunan yetenekli çocukları tespit ederek spor branşlarına yönlendirmek, üst düzey sporcu olarak yetiştirilmelerini sağlamak amacıyla 2018 yılında hayata geçirilen Türkiye Sportif Yetenek Taraması ve Spora Yönlendirme Projesi amacı yönünden Türkiye için değerli kazanımlar elde edeceğimiz gerçeği ön plana çıkmaktadır. Ama her projede olan sınırlılıklardan dolayı bu testleri yapacak test uzmanlarının eğitimi, yeterli altyapının oluşması bakımından zamana gerek olması, proje kapsamında ilkokul 3.sınıfta eğitim alan çocuklarımız testlere tabi tutulmakta ve gelişimleri takip edilmektedir. Proje kapsamında her yıl ilkokul 3. sınıf eğitimi alan yaklaşık 1.200.000 çocuğa sportif yetenek taraması kapsamında test ve ölçümleri yapılarak spora yönlendirilmeleri sağlanacaktır. Projenin başlamasıyla beraber 2018 yılı içerisinde test ve ölçümler iki dönemde gerçekleştirilmiştir. 2018 yılı içerisinde 81 il, 957 ilçe, 9527 okulda 423.557 katılımı ile testler gerçekleştirilmiştir. Ölçümlerde yer alan görevlilere baktığımızda 1350 öğretmen, 945 antrenör ve 948 GSB personeli ile beraber 2943 kişi görev almıştır. Testlere katılan 423.557 çocuk arasından spora yatkınlığı belirlenen 46.884 öğrence temel hareket ve sportif beceriler eğitimine davet edilmiştir. Projenin süreçlerine baktığımızda ise birinci basamakta temel testler, ikinci basamakta sporcu eğitim ve gelişim programı, üçüncü basamakta kapsamlı testler, dördüncü basamakta spor dalı eğitimleri ve son basamakta ise ileri düzey spor eğitimleri ve performans süreci olarak tamamlanacaktır. Ayrıca ülkemizde eğitim gören 83 ülke vatandaşı 40.843 öğrencinin 816’ sı sportif yetenek taramasına katılarak temel hareket ve sportif beceriler eğitimine davet edilmiştir. Ülkemiz için çok önemli değere sahip olan engelli öğrencilerimizden 3551 engelli öğrencinin sportif yetenek taraması tamamlanarak temel hareket ve sportif beceriler eğitimine katılımları yönünde planlamalar yapılmıştır.

Gençlik ve Spor Bakanlığı kaynaklarından elde edilen bu veriler doğrultusunda bu kapsamda yapılan projelerin ne kadar zor olduğu sayılar ile anlaşılmaktadır. Çocuklarımızdan başlayarak öğretmen, antrenör, bakanlık personeli, veliler ve sayamadığımız birçok katılımcı bu tür projelerde pastanın içerisinde katkı sağlamaktadır. Geçmişte bu tür projelerde görev aldığım için ne kadar zorlu ve sabırla yapılması gerektiği konusunda bilgi sahibi olarak ülke adına en değerli varlıklarımız olan çocuklarımızın geleceği adına çalışmak hepimizin görevi olduğunu bilmekteyiz. Bu hazinenin değerini daha önce anlamış olan diğer ülkelerin bizden önde olduğu elde ettikleri sportif başarılar ile ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda sadece sportif başarıyı futbol olarak düşünen ülke insanımızın artık çocuklarımızdan bir hentbolcu, bir atlet, bir golfçü, bir halterci gibi şampiyonların çıkması adına uyanmaları ve bu yolda ilerlemeleri gerekmektedir. Çünkü her bireyin yeteneği farklı olduğundan çocuklarımızın futbolcu olamadığı durumda aslında çocuğumuzun şampiyon olacak düzeyde bir tenisçi olabileceğinin farkına varmamız gerekmektedir.

Sonuç olarak bu yazıdan yola çıkarak Karapınar ilçesi adına neler yapılabilir bunun planı oluşturulabilir. Çünkü bakanlığın projesinin sınırlılıklarından dolayı sadece üçüncü sınıftan başlayarak testler devam etmektedir. Bu bağlamda bazı spor branşlarının daha erken tespitinde daha iyi sonuçlar alınabileceği düşünülerek ayrıca bazı sportif eğilimlerin zamanla ortaya çıkabileceği gerçeği göz ardı edilmeden farklı yaş gruplarında testler ve gelişimler izlenebilir. İlçe ve ülke adına daha çok çocuğumuza ulaşarak Türkiye için daha fazla sporcu kazanmak Karapınar ilçesi için prestij ve değer katacağı düşünülmelidir.’’