San açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Ülkemiz medeniyetler üzerine kurulmuş göç yollarının ve Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan dünyanın en güzel ülkesidir. Bu güzellikler üzerine kurulmuş ülkem Türkiye’m şimdi bir başka oldu. Gülen gözler gülmez oldu. Gözler bir başka yana kaçırılır oldu. Ülkemin Milli Bayramını kutlamak suç oldu. 29 EKİM 2012’de Ankara Ulus Meydanından Anıtkabir’e bizleri yürütmemek için çocuk yaşlı demeden gaz sıktılar, su sıktılar copladılar. Ama halkımız dağılmadı. Barikatları aştı. Atasına saygısını sundu. Milli bir bayramı kutlamak Atamıza saygı sunmaktan başka hiçbir amacımız yoktu. Bizlere düşmanca bir tutum sergileyen kolluk kuvvetinin bu tutumu nedir? Zırhlı araçlarla sanki düşman üstüne yürüyeceklerdi. Neyin düşmanlığını yapıyorsunuz? Güzel ülkemizde insanca yaşama sunan, bizlere bu ülkeyi emanet edenlere şükran borcumuzu iletemeyecek miyiz?

Demokratik açılım, Romen açılımı, Çerkez açılım derken her yerimiz açıldı saçıldı. Toplayamıyorlar açılımı. Parasız eğitim diyen öğrenciler içerde, dünya tıp tarihine geçen doktorlar içerde, gazeteciler içerde, Genelkurmay başkanlığı yapmış komutanlar içerde, Deniz Kuvvetlerin de komutan kalmadı, uçakları uçuracak pilot kalmayacak bu gidişle.
 

Bizlere bu bayramı yaptırmayanların niyetlerinin bugünlerde ortaya çıkması bizleri derinden yaraladı. Daha 21 Mart olmadan yani bugün 17 Mart 2013 de Nevruz kutlaması yapanlar var. Kutlansın bizim bu ülkede yaşayan herkese her türlü kültüre saygımız var. Onların bu kutlamalarına her imkânı sunan Abdullah Öcalan fotoğrafları altında özgürlük yazan bezlerle süslenmiş alanlarda her imkân verilerek her yerde etkinliklerini yaptılar. Bizler ise Türk bayrakları ve Atatürk posterleri taşıyorduk. Polisimiz hükümetimiz bizlere gaz sıkıyor anlara gülücük dağıtıyor. Eskiden tam tersiydi ülkemizde Türk Bayrağı taşımak yakında suç olacak. Ahh güzel ülkemiz ne hâle geldi. Polisimiz sanki başka ülkenin polisi. Polisler çoğumuzun kardeşi, arkadaşı, yeğeni ama neler oluyor? Düşmanca bir hırsla neden saldırılıyor anlayamıyorum. Ellerinde bulunan askerlerimizi, polisimizi tutanakla teslim ettiler. Bu tarihe geçti. TBMM vekilleri imza koydular. Tarih bunu not etti. Kara bir belge olarak önümüze konacak.
 

Ülkemiz savruluyor yönü belli olmayan rüzgârlarda, bu gidiş hayırlı bir gidiş değil. Dur diyecek herkesi kardeş gören ulusal bütünlüğü savunan bu ülkede yaşamak isteyen herkesi kucaklayan bir anlayışla bu bütünlüğü sağlarız. Bunun dışında bir anlayışı kabul edilemez. Emperyalistlerin ucuz enerji için bu bölgede huzurun, barışı kardeşliğin olmasına hiçbir zaman sağlanmasına olanak vermek istemeyecekler bu topraklarda yaşayanlara” dedi. San ayrıca önceki gün hayatını kaybeden Ereğli Sporun eski oyuncularından Ömer Çumralı’nın uzun süren bir hastalığı neticesinde vefatından dolayı “Merhuma Allah’tan rahmet kederli ailesine, çocuklarına ve Ereğli Spor camiasına başsağlığı dileriz” diye konuştu.