Sınır ötesi harekata ek süre istedik

Sınır ötesi harekata ek süre istedik

5 saat süren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Bakanlar Kurulu toplantısı sona erdi. Toplantı sonrası Başbakan Yardımcısı Arınç konuştu. Arınç, CHP'li Koç'un iddialarına cevap verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Bakanlar Kurulu toplantısı sona erdi. Başbakanlık Merkez Bina'daki toplantı yaklaşık 5 saat sürdü. Toplantı sonrası Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç bir açıklama yaptı.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 17 Ekim'de süresi dolacak olan ve askere sınır ötesi harekat yetkisi veren tezkerenin, Bakanlar Kurulu'nda görüşülerek 1 yıl daha uzatılması için TBMM'ye gönderildiğini söyledi.

Bakanlar Kurulu sonrasında toplantıya ilişkin açıklamalarda bulunan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, toplantıda kanun tasarıları ve tezkere konusunun ele alındığını söyledi. Sınır ötesi hareket için TBMM'den tekrar yetki istenildiğini belirten Bülent Arınç, izin süresinin 17 Ekim 2012 tarihinden itibaren 1 yıl daha uzatılması için Meclis'e gönderildiğini söyledi.

"Sınır ötesi harekat yetkisi için TBMM'den yeniden yetki istendi" diyen Bülent Arınç, "TBMM tarafından verilen izin süresinin 17 Ekim 2012 tarihinden itibaren 1 yıl daha uzatılmasına yönelik tezkere Bakanlar Kurulumuz'da imzalanarak TBMM'ye gönderildi. Umuyorum 1 Ekim'de Meclis yasama görevine başladığında öncelikli olarak tezkereyi görüşmüş olacak" diye konuştu.

Türk Petrol Kanun Tasarı'sının ve Elektrik Piyasası Kanun Tasarısı'nın da Meclis'e gönderildiğini ifade eden Bülent Arınç, ayrıca Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı'nın da Meclis'e gönderileceğini ve Ekim ayının başlarında ivedilikle görüşülmesinin temin edileceğini kaydetti.
Güvenlik konusunun ayrı bir başlık altında görüşüldüğünü ifade eden Arınç, AK Parti kongresinin de gündeme geldiğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, terörle mücadele kapsamında mobil birliklerin kullanılacağı yönündeki haberler, "Bu hareket mobildir, hareketlidir; yarın başka yöntemlerin de kullanılması mümkündür. Elimizdeki bütün imkanları bu konuda başarı sağlamak üzere kullanacağız" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu sonrası yaptığı açıklamaların ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin 'Balyoz Davası ile ilgili verilen kararların ardından Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın bazı açıklamalar yaptığını ve geri kalan açıklamaları da Bakanlar Kurulu'nda yapacağını açıkladığını' hatırlatarak, Günay'ın bu yönde açıklamalar yapıp yapmadığını sordu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, konuyla ilgili herkesin bireysel görüşlerini açıkladığını belirterek, "Bu konu bireysel olarak sorulup belki bireysel olarak belki cevaplandırılacak bir husustur. Bunun hükümetimiz de, Bakanlar Kurulumu toplantımızla hiçbir ilgisi yok. Dolayısıyla Sayın Günay hangi anlamda bunu söyledi bunu bilmiyorum" dedi. Bakan Günay'ın açıklamaları için, "Bu da yorumlanabilecek, aslında olumsuz bir söz değil" diyerek, Bakanlar Kurulu'nda bu konunun görüşülmediğini söyledi.

MOBİL BİRLİKLER KURULMASI
Başbakan Yardımcısı Arınç, başka bir gazetecinin terörle mücadelede mobil birliklerin aktif olacağı yönünde haberler olduğunu bunun doğru olup olmadığını sorması üzerine, bunun yeni bir konu olmadığını söyledi. Bugün bir gazetede yer alan haberde bu konuların gündeme geldiğini belirten Arınç, "Sanki bugüne kadar bu yöntemler hiç denenmemiş ve uygulanmamış gibi kabul ederseniz bu yanlış olur" dedi. TSK'nın mobil birliklerle hareket edeceği şeklindeki haberin yeni gibi takdim edilmesinin doğru olmadığını ifade eden Arınç, "Bu hareket mobildir, hareketlidir; yarın başka yöntemlerin de kullanılması mümkündür. Elimizdeki bütün imkanları bu konuda başarı sağlamak üzere kullanacağız" şeklinde konuştu.

Bülent Arınç, Bingöl'deki saldırı ile ilgili olarak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in saldırıya hazırlıklı olunduğu yönündeki açıklamaları hatırlatılması üzerine, "Onu Genelkurmay açıklamış ona ilave edecek bir husus yok" diyerek, "Her olaydan sonra birileri 'burada zafiyet var mı?' diye soruyor. Bizim de buna bir cevabımız var. Bu cevabı burada tekrar etmeye gerek yok. Bir zaafiyet olmaması için tüm güçlerimizi, dikkatlerimizi topluyoruz. Ama her olaydan sonra da bir ihmal, bir kötüye kullanma, bir zaafiyet söz konusu mudur diye adli ve idari yönden de soruşturuyoruz. Genelkurmay Başkanlığımız bu konuyla ilgili etraflıca bir açıklama yaptıysa artık benim ona ilave edecek bir konum yok" cevabını verdi.

"SIĞINMACILARIN 80 BİNİN ÜZERİNE ÇIKMASI OLAĞANÜSTÜ BEKLENMEYEN BİR HADİSE DEĞİLDİR"
Bülent Arınç, başka bir gazetecinin Suriyeli sığınmacıların sayısının 87 bin 774'e ulaştığını ve bunun için Adıyaman'da bir kamp kurulduğunu söyleyerek, "Bu kampların maliyeti noktasında Türkiye yalnız mı kaldı veya Birleşmiş Milletler'den Türkiye'ye gelen son bir mesaj var mı?" diye sorması üzerine, "80 binin üzerine çıkmış olması, olağanüstü beklenmeyen bir hadise değildir. Tüm hazırlıklarımız vardır. Birleşmiş Milletler'in maddi bir katkı sağlayıp sağlamadığına gelince, bu konuda Türk hükümetine nakledilen bir miktar para veya ayni ve nakdi yardım var mı, bunu bilmiyorum doğrusu. Ama biz kendi imkanlarımızla komşumuzda yaşanan bu trejediye karşı kayıtsız kalamayız, o sığınmacılara kucaklarımızı açmak mecburiyetinde olduğumuzu biliyoruz. Dünya da bu fedakarlığından dolayı Türkiye'yi takdirle karşılıyor" değerlendirmesinde bulundu.

"CHP, OSLO'YA NASIL BAKIYOR BUNUN NETLEŞMESİ LAZIM"
Arınç, bir gazetecinin "PKK'lı liderler, Oslo vari görüşmelerin başlayabilmesi için kendilerinin hazır olduklarını açıkladı. Bu konuda değerlendirmeniz ne olacak?" şeklindeki sorusu üzerine muhabire 'kim onlar?' diye sordu. Gazetecinin ise 'Zübeyr Aydar' demesi üzerine, "Bu konu çok yeni bir olay değil, CHP Sözcüsü Haluk Koç nereden aklına geldiyse bu konuları 1 sene sonra tekrar ısıtıp gündeme getirmiştir. Bunlar bilinmeyen şeyler değil. Bunların tartışması yapıldı. Ve 'AK Parti girdiği seçimde halkın yüzde 50'sinin oyunu aldı' demiştim. Bu gündemi değiştirmek için kullanılan bir maniveladır" cevabını verdi.

"Öncelikle Oslo ile ilgili tartışmalara CHP kurumsal olarak nasıl bakıyor, bunun netleşmesi lazım" diyen Arınç, "Genel Başkanlarının da birçok milletvekillerinin de, Parti Meclisi üyelerinin de Haluk Koç'un dile getirdiği konulara soğuk baktıkları, bunun yersiz ve zamansız olduğu AK Parti'nin bununla suçlanamayacağı şeklindeki beyanlarını hepimiz görüyoruz" şeklinde konuştu.

Oslo görüşmelerine ilişkin CHP'nin dile getirdiği gibi imzalanmış bir mutabakat bulunmadığını kaydeden Arınç, istihbarat görevlilerinin devletin bekası için görüşülmesi gerekenlerle görüşmesi gerektiğini söyleyerek, "Sanyorum ki Haluk Koç'un ortaya attığı bu konu kimse tarafından sahiplenilmedi ve arkasından yine AK Parti aleyhine kullanılanılabilecek bir materyal hale geldi" diye konuştu.

Ayrıca, Zübeyr Aydar için 'PKK lideri' denilemeyeceğine dikkat çeken Arınç, şunları söyledi:
" 'Terör örgütü lideri' dediniz. Yani bu tabirleri bence hiç kullanmamak lazım. Zübeyir Aydar denen kişi eskiden milletvekiliyken yurt dışına kaçmış. Orada örgüt ile Avrupa bağlantılarını sağlayan kişidir. O veya bir başkası kanun nezdinde, Türkiye nezdinde artık sıfatları hak etmiyor. Ama onlarla mı görüşülür, başka birileriyle mi görüşülür hiç bilmediğiniz, tasavvur etmediğiniz bir başkasıyla mı bu konu konuşulabilir, onları ben görevi bu iş olan örgütlere bırakmamız gerektiğini düşünüyorum."

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.